20 Ocak 2010 Çarşamba

Oyuncağım kırıldı

Canan'a babası yılbaşında küçük bir cam fanus içinde Winnie almıştı, sallayınca küçük kalplerden kar yağıyordu. Oynarken elinden düşüp kırıldı. Nasıl ağladı, nasıl ağladı... 'Ama ben çok üzüldüm anne. Yazık ona...' diyerek ağladı. 'Yenisini alalım' dedi. Ben de 'Kızım, kırılan herşeyin yenisini alamayız. Ne yapalım, daha dikkatli olursun. ' dedim, dikkatini başka şeylerle dağıtıp unutturdum. Babası gelince 'Baba, benim oyuncağım kırıldı.' dedi hemen, dudakları büküldü yine. 10 gün oluyor neredeyse. Hala gece yattığında aklına geliyor, gözleri doluyor.
'Anne, kırılan oyuncaklarımın yerine siz yenilerini alın hep, olur mu?' dedi dün akşam, yine dudakları büzülerek.
'Almaya çalışırız yavrum, ama her zaman bulamayabiliriz. Dükkanda bitmiş olabilir, başka çocuklara satmış olabilirler. Sen iyisi mi dikkatli ol, kırmamaya çalış' dedim.
'Ama kazayla kırılabilir, değil mi? Başka çocuklar almışsa bize kalmaz o zaman değil mi? dedi, gözleri daha da doldu.
Daha önce eşime 'Yenisini almayalım' demiştim. Fİkrimi değiştirdim. Neden bu kadar etkilendiğini anlayamıyorum. Acaba babasının yılbaşı hediyesi olduğu için mi çok özeldi? Her neyse, hemen yenisini alacağız yoksa çocuğun psikolojisi bozulacak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder